Tutmak vardı oysa ellerinden o gün, gözlerinin içine bakmak ve yalvarmak vardı ölüme inat ama yapamadım gülüm. Sahi, tutsaydım o gün ellerinden, bırakma beni deseydim, bırakma beni böyle biçare deseydim, yinede gider miydin?
Oysa çok sevmiştim lan ben seni, öyle çok sevmiştim ki, sırf mutlu olmanı istediğim için tek kelime dahi etmedim o gün, köşe bucak gizlendim o cennet gözlerinden…
Şimdi, tek bir an bile aklına gelirsem şayet, düşünme sakın beni, düşünüp de üzülme sakın…
Say ki hiç görmedin beni, say ki hiç tanımadın, hiç aynı havayı teneffüs etmedin benimle…
Say ki hiç göz göze gelmedik ve hiç karşına geçip sevdamı haykırmadım sana…
Say ki senin için yazdığım ne bir şiirim ne de bir yazım oldu ve say ki sen bunları hiç okumadın…
Say ki gelmedim hiç sokağına, say ki sabahlara kadar ben değildim pencerenin önünde bekleyen…
Say ki telefonla da konuşmadık hiç, say ki birbirimize armağan ettiğimiz bir şarkımız bile olmadı ve say ki aynı fotoğraf karesinde bile bulunmadık seninle…
Say ki o gün ne sen ne de ben ağladım, say ki öyle bir gün hiç olmadı zaten…
Unut beni sevdiğim…
Benim kendimi senin üzüm ekşisi bir yeşile cinas gözlerinde unuttuğum gibi sende beni unut, ne olur unut sevdiğim..!
08 Ağustos 2010 Pazar 02:45
ŞAFAK ÖZVEREN tarafından “Makale Yarışması” için yazılmıştır…