31 Mart Perşembe günü Taraf gazetesi, aynı konuda diğer gazetelerden farklı bir manşetle çıktı okurlarının karşısına: “Teşekkürler Zekeriya Öz: Türkiye tarihinde ilk kez cesurca darbecilerden hesap soran Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, dün özel yetkileri kaldırılarak başsavcıvekili yapıldı.”
Konuyla ilgili “Bir savcı” başlıklı yazısında Taraf gazetesi genel yayın yönetmeni Ahmet Altan şunları yazdı: “Bir ucu devletin derinlerine uzanan, bugün hala devlette, medyada, orduda desteği bulunan bir suç örgütünü ortaya çıkarıp yargıya havale etmek öyle her babayiğidin yapacağı bir iş değil. Evet, Ergenekon’un yakalanıp yargılanması için Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ve AKP’nin siyasi iradesini ortaya koyması çok önemli ama gece gündüz demeden işi takip eden, uğraşan, hayatını tehlikeye atan da Savcı Zekeriya Öz’dü. Dün onu bu görevden aldılar… Zekeriya Öz, bu toplumun tarihine çok genç bir yaşta imza atmayı başardı, bugün bir çeşit sürgüne gidiyor ama iki şeyi hiç unutmasın, birisi artık kimse onun adını bu ülkenin hukuk tarihinden silemez. İkincisi onun bu tür büyük hizmetlerini sürdürmesi için daha epeyce fırsatı olacak. Türkiye, onun gibi birinden o kadar da kolay vazgeçemez.”

Sponsor Bağlantılar

Genelde Zekeriya Öz’ün yaşanan son tartışmaların ardından HSYK tarafından özel yetkileri alınarak, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekilliğine getirildiği düşünülüyor. Kimileri bu durum karşısında Ergenekon sürecinin sekteye uğramasından korktuğu için üzülürken, kimileri de Ergenekon sürecinin eskisi gibi ilerlemeyeceğine ve sekteye uğrayacağına inandığı için seviniyor. Ancak devletin üst kademelerinden yapılan “Ergenekon süreci aynen devam eder” açıklamaları ile Turan Çolakkadı’nın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına getirilmesi ve Fikret Seçen’in Özel Yetkili Başsavcıvekili olması, Zekeriya Öz görevden alındığı için ‘zil takıp oynayanların’, pek de sevinmemesi gerektiğini anlatıyor.

NİSAN DA HIZLI BAŞLADI: YGS İDDİALARI

Dopdolu mart ayının ardından dopdolu başlayan bir nisana merhaba dedik. Tabii İlkbahara da…

Diyarbakırlı avukat Rauf Çiçek’in açtığı “Andımız kaldırılsın” davasının “Milli Eğitim sisteminin amacı Atatürk milliyetçiliğine bağlı fertler yetiştirmek” denilerek Danıştay tarafından reddedilmesi ve konuyla ilgili olarak Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç’ın 3 Nisan Pazar günü “Türk doğru ve çalışkan da Kürt eğri ve tembel mi?” başlıklı bir yazı yazması…

YGS’ deki şifre iddialarının 3 Şubat günü hemen hemen tüm gazetelerde manşetten duyurulması…

Ve bu manşetler arasında en ilginç manşeti Radikal’in şöyle atması: “Türkiye’de aşağıdaki kurumlardan hangisine güveniyorsunuz?”

a) ÖSYM
b) Emniyet
c) TSK
d) Yargı
e) Hiçbiri

Radikal cevap olarak da ‘e’ şıkkını işaretlemiş.

Peki, ama iddia neydi? İddiaya göre Mart ayının son pazar günü yapılan YGS Matematik testinde şıklardaki rakamları küçükten büyüğe doğru sıralayınca, ‘çakışan şık’ doğru cevap oluyordu. Ancak ÖSYM “1 milyon 700 bin aday için ayrı kitapçık hazırlandı. Hile imkânsız.” açıklaması yaptı. Kimileri bu açıklama karşısında ikna oldu ve “Şifre palavra, ÖSYM haklı” manşetleri attı; kimileri ise bu açıklama karşısında da ikna olmadı ve “Açıklama tatmin etmedi” manşetleri attı.

Erden ÖZKANT