Sigaranın zararları hususunda edebiyat devrim yaptı.
Annem anlattı (Anlatıyor).
Anne kucağından yatılı okula gittim (32 sene önce)oradaki herkes eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürürcesine anlattı, yazdı, çizdi.
Televizyonlar başladı ki bence haddinden fazla abartı ile devam ediyorlar. Eskiden çocuklar sigaradan zarar görürlerdi. Şimdi annem babam ölecek ya da bu tv dekiler gibi hilkat garibesi olacaklar diye aklını oynatma aşamasındalar.
Sigara içmeyen doktorlar ekseri artık içenleri küçümseyen tavır içindeler. Hatta bir konferansta bir doktor “Sigara eşeklerin bile yemediği bir ottur” dediğinde “Eşekler konferans da vermez demek zorunda kalmıştım”.
Edebiyattaki ve dilimizdeki bu savaştıkça battığımız mücadelede savaş dolayısıyla batak (Ben nebiçim adamım kendimi çocuklarımı düşünmüyorum, çok zayıf ve iradesis bir insanım gibi duygularla zaten artırdığımız bedensel hastalıklara onulması imkansız psiko rahatsızlıklarda ekleyerek) büyüyor.Tıp ise eli kolu bağlı konuyla ilgili hiç bir ilerleme yok. Siyasal bilgiler, Hukuk fakülteleri ve bunların mezun ettiği kimi belki de ordunaryusluğa ulaşmış insanlar olmasına rağmen tamamen bize öz, ait siyaset şablonu (seçim sistemi gibi), bize uygun yasalar çıkaramadığımız gibi… Türkiye’de bize özgü hukusal ve siyasi yapılar oluşturulmasını istemeyenler varsa diyebilirim ki sigara içmememizi istemeyenlerin gayreti dünya çapında.
Hiç ülkeleri eleştirip, tütünden gelir etme politikalarının iğrenç, vahşice ve acımasız olduğunu bahsedenler yok gibi. Hatta ekseri içmeyenlerin içinde için için bu duruma kına yakanlar bile var. “Ben içmiyorum ama bu enayiler içtiklerini vergi olarak bana veriyor” diye. Halbuki hükümetler, bu kadar zalim bir hastalığın pençesine düşmüş insanlardan alınan vergileri sadece sigaradan kurtulma ve zararlarını savma çalışmalarında kullanarak ağızlarından çıkan delikanlı söylevleri eyleme dökseler ya…Bir de aslı varsa hijyen yüzünden oluşan hastalıklarla mücadele de sağlık masrafları sigaradan oluşan hastalıkların on katı imiş. Neden hijyen üzerinde o kadar durulmaz, hükümetler çapında. Sigara üzerinde yapılan probogansal çalışmalar içi,mi artırıyor gibi duruyor. Tiryakilere tek tek sorun, bu tarz içimi tetikliyor. Ancak otobüslerde kafelerde yasak türünden eylemler verim sağlayabiliyor. En azından içmeyenler kurtuluyor. Bir şeyi ne kadar bahsederseniz o kadar sevilir. ne demiş ticaret uzmanı yahudiler “Reklamın kötüsü olmaz” Ben kendi adıma Tv lerde her kanalda beş dakikada bir yapılan sigaranın zararları ve bırakma metotları avcılığından, günden güne sigara sarmalına yuvarlanan bir ağır içici, yani hasta olarak Allah ve kul indinde davacıyım.
Sigarayı bıraktığınız gün, hayata gururla bakmaya başladığınız gündür.
O gün;
“yapamazsın” diyenlerin yutkunduğu,
“iradesizsin” diyenlerin size mahcup oldukları,
“kendini düşünmüyorsan bizi düşün” sitemlerinin bitiği,
“kahretsin, yapamıyorum” feryadınızın “vay be, ben de başardım” şekline dönüştüğü bir gündür.
Sigarayı bırakmak için;
İstiyor olmanıza gerek yok,
Kararlı olmanıza gerek yok,
Plan ve programa ihtiyacınız yok,
Hesap kitap yapmanıza gerek yok,
Size kalacak parayla araba almanızı düşünmeye gerek yok,
Güçlü iradeye ihtiyacınız yok,
Bırakmak için gün belirlemeye ihtiyacınız yok,
Kim nasıl bırakmış, araştırması yapmanıza gerek yok,
Çok büyük bir nedene ihtiyacınız yok,
Çok özel bir günde bırakmanıza gerek yok,
Size ne kadar zarar vermiş olabileceğini bilmenize gerek yok,
Size neler yapabileceğini bilmenize gerek yok,
Nasihate ve tavsiyelere ihtiyacınız yok.
Sigarayı bırakmış insanlar, bunlardan birini veya birkaçını yapmış olsalar dahi, bunların hiçbiri, sigarayı bırakmalarında onlara bir fayda sağlamaz. devamı sigara.tv/node/64
merhaba
sigara taşlaması şirirmiz türkü formunda bestelenerek tüm eğitici foto ve videolar da eklenerek
video formatına çevrilmıştır
aşağıdaki linkten izleyerek paylaşabilirsiniz
en iyi dileklerimle
youtu.be/38PeiaNbfJI
.youtube.com/watch?v=38PeiaNbfJI&feature=youtu.be
Teşekür ederim efendim
Vermek istedğiniz mesajı anladığımı düşünüyor ve aynen katılıyorum sayı Sekülü