Kaç gecedir uyumuyorum sayamadım… Ben böyle değildim önceleri… Sırf bir mesaj bir çağrı bir mail için gece her saat bası uyanmamdım kimse için, ya da her yarım saatte bir… Neyse ne…
Kimse için bu kadar ağlamadım… Kimseyi bu kadar özlemedim… Kendi tenime her dokunuşumda kimseyi bu kadar çok aramadım…
…
Hiç gitmiyorsun gözlerimin önünden sevgili… Nereye baksam sen… Seni unutmuyorum… Uzun süredir görmediğim halde unutmuyorum! …Nasıl bir şey bu… Şimdilerde pişman olduğum tek bir şey var; keşke daha fazla sarılsaydım…
Seninle bütün keşkelerimi unutmuştum ben… Seninle hiç pişman olmadım ki…
Çok özlüyorum sevgili… Dinlediğim her şarkıda aklıma sen geliyorsun… Dinlediğim her dizede anlamlar yüklüyorum sana… Okuduğum her kitap sanki bizi anlatıyor. Gördüğüm her insanı sana benzetiyorum… Arkasını bir dönse… Tamam, işte bu o! Diyeceğim sanki… Ama sonu hüsran!..
Belki şuan yoldasın, gidiyorsun… Kendine dikkat et sevgilim…
İçim yine rahat değil… İlk seferki gibi… Sen gittin, ben yine “hoşça kal hemen git hemen gel”diyemedim, kocaman öpemedim…
Dikkat et kendine…
Ben bekliyorum… İnadına, gelmeyeceğini bile bile…
“ben sana mecburum, bilemezsin…”
duymak istediklerim bile beni mutlu edemiyor.susmak yoruyor. söylemezsek,geç kalırsak, asıl bu daha çok üzer.
felan filan hep aynı şeyler git birisiyle dertleş ama sana duymak istediklerini söylicek dahada üzülüceksin o yüzden susarak içinde yaşa sevgiyi aşkını özlemini daha iyi geliyor insan