Mainz, 14.11.2010

Seçimlere 7 aydan daha az bir süre kaldı. 24. Dönem Milletvekilliği seçimlerinin tarihi belli oldu, 12 haziran 2011. Genel seçimler öncesinde siyasi partilerin seçim hazırlıkları ve seçimde gösterecekleri muhtemel başarı üzerine sesli düşünmeye çalışalım. Öncelikle muhalefet partilerinden başlayalım.
Yargıtay Başsavcısının „altın vuruşu“ ile partiye hakimiyeti kısmen de olsa sağlanmış olan Kemal Kılıçdaroğlu partiyi seçimlere taşıyacak. Doğan medya grubunun gazete ve televizyonlarından beslenirseniz CHP gümbür gümbür iktidara geliyor. Genel Başkan da hızını alamayıp “merak etmesin onu koltuktan indireceğim„ diye buyurmuş. Başsavcının muhteşem katkısı ile CHP`de şimdilik sorunların buzdolabına kaldırıldığını söylemek mümkünse de sandık yoluyla iktidar ifadesi oldukça „absürt“ kaçmaktadır. Yeni CHP söylemi içi kof bir laf-ı güzaftır. Yargı ve Ordu koalisyonu CHP`nin bir emekli memur maharetiyle dönüştürülebileceğine ihtimal vermek ne kadar tumturaklı bir aldanış. Oysa bu emekli memurun bizzatihi kendisinin bile „özgür düşünce“ karşısında ne kadar mesafeli olduğu bu kadar net ve ortada iken. Bir an için kasetle gelen genel başkanın gerçekten de bir zamanların karaoğlanına heves ederek inançlara saygılı laiklik gibi bir anlayışı benimsediğini kabul edelim. Peki bunu İslamın adından bile nefret eden pozitivist kafalı elitist tabakaya nasıl kabul ettirecek. Daldaki 10 kuşu avlamak isterken eldeki bir kuştan olma riski yok mudur? Üstelik bu yukarıdaki tabir bana değil üst düzey bir CHP yetkilisine ait. Tüzüklerin efendisi haline gelmiş olan bu parti çok değil kısa bir süre sonra hiziplerin efendisi haline gelebilir. Toplumdaki değişim hızını yakalayamayan ve başbakan konuşmadıkça dağarcığında bırakın projeyi kelime bile bulunmayan Kılıçdaroğlunun iktidara yürüyeceği iddiasına kargalar bile güler. Ancak MHP`nin tutumunda bir değişiklik olmazsa CHP oylarını %27`lere kadar taşıyabilir. Görüp görebileceği en yüksek oy oranı da bundan ibarettir.

Sponsor Bağlantılar

MHP, özellikle son zamanlarda millete inat habire şehit cenazeleri ve kan üzerinden oy devşirme siyasetine devam etmekte, ülkenin lehinde yada aleyhinde her şeye karşı çıkmakta ve fikri dumura uğradığı için pervasızca herkese hakaretler yağdırmaktadır. MHP bu sığ ve kişiliksiz politikalara devam ederse istediği kadar eski yavrukurtları yuvaya çağırsın hatta isterse efsane kurt „Asena“ yı bile kaldırıp getirse baraja yuvarlanmaktan kurtaramıyacaktır.

BDP, MHP`nin bir anlamda anti tezi olduğu çin üzerinde durmaya gerek bile yok. Yine bağımsız olarak girerler ve bir şekilde bıçaksırtında bir grup elde edebilirler.

Ben esasen rakip olamasa bile bu dönemde sayın Numan Kurtulmuş ve partisi saadetin %8,5`lara kadar ulaşıp az da olsa Ak Partiye oy kaybettirebilcek yegane lider olduğunu düşünmekteydim. Ancak memleketimizin yetiştirdiği en güzide siyasetçilerden biri olan muhterem Erbakan Hocamız yüzyılımızın Muaviyesi olma konusunda ısrar edince bana göre Ak Parti ye ilave %5 oy kazandırmış oldu. Bu durumda saadet partisinin 1,3, Numan beyin kurduğu yeni partinin ise ancak 0,7 oranında oy alabileceğini düşünmekteyim.

Halen seçime en hazır partinin Ak Parti olduğu konusunda bir tartışma yok. Ak Parti bütün kadroları ile referandum sonrasında hiç hız kesmeden seçim çalışmalarına yoğunlaşmış bulunmaktadır. Tabi ülkeyi 8 yıldır yönetmekte olan bir iktidarın karşısında projeyi bırakın  söyleyecek sözü bile bulunmayan bir muhalefet olursa başbakanlık için son dönem milletin huzuruna çıkacak olan Başbakan neden %50`nin üzerinde bir oy alarak finalini taçlandırmasın. Başbakan kendisi isterse şu anda buna mani olabilecek bir kuvvet gözükmüyor. Geçtiğimiz günlerde genişletilmiş İl Başkanları toplantısında başbakanı dikkatle dinledim ve onun da bu yönde mesajlar verdiğine tanık oldum. Özellikle milletvekilliği aday listelerinin hazırlanmasında teşkilat ve taban desteğine ısrarla işaret etmesini başbakanın kendi karizmasının yanısıra liste desteği ile gelecek oylar ile yüzde elli hedefini vurmak istediğini açık etmiştir. Ülkemizin içerisinde bulunduğu ahval ve şerait gerçekten buna çok müsaittir.

Ben önümüzdeki haziran seçimlerinde başbakanın istemesi ve bu yönde listeler hazırlaması halinde Ak Partinin %51,4 oranında oy alabileceğini tahmin etmekteyim. Bu yazıyı okuyanlardan bir kısmı ilk etapta burun kıvırabilirler ancak onlara yazıyı bir defa daha okumalarını salık veririm.

Bazıları sadece arzu ettiğimi yazdığımı düşünebilir. Olabilir, sadece bunun bir kehanet değil bana ait bir siyasi okuma ve tahmin olduğunu söylemek istiyorum.

Baki Selam ve Saygılarımla.

Ömer Erdem
Mainz/Almanya

Not: Değerli okurlarımızın yaklaşmakta olan mübarek Kurban Bayramlarını can-i gönülden tebrik ederim. Bu bereket ve fazilet dolu günlerin hemşehrilerimize, ülkemize, İslam ve İnsanlık alemine barış, emniyet,huzur, sıhhat, selamet, afiyet ve esenlikler getirmesini Yüce yaratandan niyaz ederim.