V. ve VI. yüzyıllarda Roma askerlerinin İngiltere’den ayrılmasından sonra adaya yerleşen Germen asıllı Angl, Saks ve Jut kabilelerine genel olarak Anglosaksonlar adı verilir.
Bu üç kabile bugünkü İngiliz ulusunun çekirdeği olmuştur. İngiltere’ye ilk gelenler Jutlar’dı. Jut kabilesi, Danimarka’nın Jutland yarımadasından geldi. Adanın yerlileri olan Britonlar’ın baş düşmanları İskoçları yenmelerine yardımcı olduktan sonra Britonlar’a karşı da savaş açıp adanın Kent, Wight adası ve Hampshire bölümlerini ele geçirdiler. Jutlar’ın bu başarısını gören diğer kuzeyli komşuları Saksonlar da adaya gelip güney İngiltere’yi aldılar. Angllar ise orta ve kuzey İngiltere ile İskoçya’nın güneyine yerleştiler.
Anglosaksonlar İngiltere’ye yerleştikten sonra küçük küçük krallıklar kurdular. Bu krallıkları 830 yılında Wesse Kralı Egbert birleştirmek istedi. Öbür krallıkları zorla kendine bağladı. Büyük Alfred de 878’de Danimarka’dan gelen saldırıları durdurdu. O da İngiltere’yi birleştirmek için büyük çaba gösterdi. Ondan sonra gelen krallar, Büyük Britanya Kralı sanını taşıdılar.
Anglosakson adıyla anılan Germen boyları, Britanya adasına ilk yerleştikleri zaman puta tapıyorlardı. Ancak VI. yüzyılın sonlarına doğru Hıristiyanlığı kabul ettiler. Anglosaksonlar, 1154 yılma kadar Anglosakson dili denilen bir dil kullanıyorlardı. Bu dil, Germen dillerinin batı kolunun aşağı bölümünde kullanılan bir dildi. Anglosaksonlar, kendilerine göre bir hukuk sistemi de kurmuşlardı. Buna göre para cezaları, hapis cezalarından fazlaydı. Ağır suçlar için ölüm cezası da uygulanıyordu. Bu sistem, V. – VIII. yüzyıllarda yaşayan kralların uyguladığı esaslara dayanıyordu.