Yasalar ağır cezalar verirse caydırıcı ola biliri mi? asırlar boyu gelişen yanlış düşünce ve inançlar ortadan kalka bilir mi, kadını insan değil de erkeğin malı olarak gören bu yanlış düşünce ortadan kalkmalı! Cinayetlerin gerçek sebepleri nelerdir! Günümüzde hala otoriteler bu cinayetlerin sebebini ortaya çıkaramıyor veya caydırıcı tek cümle söylemiyor, çünkü otoriteyi elinde tutanlar bu cinayetleri hala hak görüyor, suç işleyen ölmeli mantığına sahipler. Bu düşünceye sahip olanlar çoğunlukta olmalı aksini iddia eden varsa bana izah etmeli, neden bu öldürmeler, dayak atmalar, erkeklerimiz neden bu hakkı kendinde bulur!
Bir toplumda cehalet varsa cinayetler bitmez! Sizce töre cinayetleri, insanlık için gereklimi? Hiç sanmıyorum, bütün bunlar geri kalmışlığın belirtisidir, yani cehaletin kanıtıdır.Kadın olmak zordur, birde okuryazar değilse durum daha da vahimdir.

Sponsor Bağlantılar

Kendi haklarını savunamadığı gibi, gelecek nesilleri de kör bırakır.

Ne kendi haklarını bilir, nede hem cinslerine hak tanırlar, kendi çektiği sıkıntıların, ugradıgı haksızlıkların bedelini yeni nesillere ödetir, hayat onlar için zordur, mutlu olmayan kadın mutluluk vermez.

Kadın bilinenden çok daha zekidir, sadece toplum kadını baskılar ve kopleknksli, takıntılı birer insan haline getirir. Kadınların bir kısmı çok konuşan yapıya sahiptir, bazıları içe kapanır. Çok konuşanı sevilmez, az konuşanı makbuldür, herkesin egosuna hitap eder, çünkü kadın konuşmuyor ise haddini biliyordur, konuşan dayağı ve hertürlü eziyeti hak etmiş sayılır.

Ben bunları yaşamış biri olarak yazıyorum tahmin değildir.Okulu 4.sınıfta bıraktırılıp evlendirildim, hayat boyu bunun acısını yaşadım lakin okumayı hiç bırakmadım, ama yazı yazmayı unuttum, köyden şehre yeni göçtüğümüz yıllarda çektiğim zorlukları kelimelere dökmek çok zor, gittiğim resmi yerlerde elime tutuşturulan yazıları okuyup imza atamıyordum ve çok utanıyordum, yazım kötüydü

(Bayan şuraya adresini yaz imzanı at, dediklerinde soğuk terler döküyordum) azar işitmekten korkuyordum, öte yandan insan yerine konmamak beni incitiyordu.

Okumuş insanlara gıptayla bakıyordum, onları kendimden çok üstün olarak görüyordum.Onlar gibi olmak için neler vermezdim, okul okumamış olmanın suçlusu ben değildim ama kendimi dayıma suçlu ve ezik hissettim. Suçlu ben olduğumu sanarak yıllarca utanç ve eziklik içinde yaşadım. TANRIMA şükürler olsun günü geldi bir bilgisayar sahibi oldum çocuklarımı izledim kullanmayı örgendim, birazda onlardan yardım aldım, yıllar boyunca deftere karaladığım şiirlerimi temize çektim, eksiklerini tamamladım, şimdi geldiğim noktada okula gidemediğimin acısını yok ettim ve kendi çapımda başarılı olduğuma inanıyorum, kendimi kutluyorum

Çocukluğumda başlayan okuma sevgisi, bir gün kitap yazmalıyım diye hayal kurmama sebep oldu, hayat hikâyemi yazmalıydım,4 kez yazdım her defasında başka bir yazı çıktı ortaya. Geçmişimden kurtuldum, dünya görüşüm değişti, Duyguları ve düşünceleri farklı bir insana dönüştüm. Birikimlerimi dilimin döndüğünce yazıp paylaşıyorum ve kendimi çok şanslı buluyorum, kendimi umduğumdan daha iyi eğittiğime inanıyorum. Öğrenmenin asla sınırı olamaz, hedefim daha da ileri seviyelere ulaşmaktır, kendime söz veriyorum. Lakin edebiyat okulu okuma şansım olsaydı şimdi başarılı bir edebiyat yazarı ola bilirdim diye düşünmüyor da değilim.

Kadınlar akıllıdır onlara fırsat verilmeli, cahil ve kuru gürültü yayan varlıklar olarak görüldüğü sürece toplumumuz ilerlemez bu toplumun mimarı kadınlardır, cahil kalmış bir kadının yetiştirdiği erkekler âlimlik seviyesine asla ulaşamaz, sadece kendini maskeler ve hep cahil kalırlar. Kızlar annelerini örnek alır. Cahil erkek şiddet eylemlidir, dövmekten ve öldürmekten hiç çekinmezler.

Kadın insanın öbür yarısıdır erkeğin kölesi veya patronu değildir, fiziksel olarak biraz güçsüzdür fakat akıl olarak erkekten aşağı kalmaz.Bu dünyada evrensel bir kural var, güçlü olan kazanır! Bundan dolayı kadın 2.sınıf olarak görülmüştür, fiziksel güçleri erkeğe eşit değildir, erkek cinsi bunu kullanarak kendini patron ilan eder, sebep budur.Oysa bu görünüşte böyledir, her erkek güçlü değildir her kadın zayıf değildir. Erkeğinin canına okuyan kadınlar vardır, kadını insan olarak bile görmeyen erkekler vardır.

Günümüzde kadın cinayetleri artıyor, çünkü kadınlar özgürlüğünü arıyor, cahil annelerin yetiştirdiği erkekler katil oluyor üstelik hiç pişman değiliz diyorlar, çünkü kafasında ki inanç onu haklı olduğuna ikna ediyor, anneler erkek çocuklarını büyütürken kız kardeşin suç işledi git onu döv, diyerek kızlarını kontrol altına alıyor, büyüdüğünde karın suç işledi git döv diyerek gelini kontrol altına alıyor, ve erkek çocuk kendisini kadınların tanrısı zannederek büyür, erkekler kadına söz geçiremediği koşullarda öldürmeyi kendilerine hak görüyorlar. Burada ortaya çıkan gerçek yine kadınların cahil kalmasından kaynaklanıyor gerçek ortada.

Eğitimli bir anne oğlunu bu türden düşüncelerle doldurmaz, kendi haklarını bildiği gibi kızının gelininin haklarını da bilir, bilgi seviyesi yüksek kesimlerde gelin kaynana kavgası yoktur veya yok denecek kadar azdır.Ne zaman ki bu toplumda kadınların tamamı cehaletin esaretinden kurtulursa sorun kendiliğinden ortadan kalkacaktır, kadının kişilik özgürlüğü olmalı, sadece birilerinin kızı karısı sevgilisi anası değil özgür bireyler olmalı, hayatlarındaki önemli kararları kendiler almalı ki erkekle rekebett ve çatışma ortadan kalksın.Günümüzde Kadınların hırçınlığı, elde ettikleri hakları ellerinden alınacak korkusundan kaynaklanıyor, kadınlar çığırından çıkmak yolunda ilerliyor, çünkü kazanılmış hakları ellerinden alınacak korkusu yaşıyorlar. Kadın ve erkek insanlığı oluşturuyor aralarındaki ayrım ortadan kalkmalı, yasalar önünde ortak haklara sahip olmalı o vakit kadın hakları veya insan hakları diye bağıran kitleler olmayacak ve insanlık onuru kurtulacaktır.

Yeter KARAER